“İslamın Temelinde ve Ahkam Kurallarında Kırk Hadis” “NEVEVİ KIRK HADİSİ” olarak bilinir



"الأَرْبَعُونَ فِي مَبَانِي الإسِلَامِ وَقَوَاعِدِ الأَحكَامِ" المشهورة بــ "الأَرْبَعيِن النَّوَوِيَّة".
"الأَرْبَعيِن النَّوَوِيَّة" لِلإِمَامِ أَبي زَكَرِيَّا، يَحْيَى بْنِ شَرَفِ النَّوَوِيِّ مَعَ زِيَادَةِ ابْنِ رَجَبِ الحَنْبَلِيِّ بِاللُّغَةِ العَرَبِيَّةِ وَالتُّرْكِيَّةِ وَالإِنْكِليِزِيَّةِ.


"İslamın Temelinde ve Ahkam Kurallarında Kırk Hadis" "NEVEVİ KIRK HADİSİ" olarak bilinir
NEVEVİ KIRK HADİSİ: İmam Nevevi, İbn-i Receb el-Hanbeli'nin eklemesiyle. Arapça, Türkçe ve İngilizce.


"The Forty in the Buildings of Islam and the Rules of Judgments" Which is famous as "An-Nawawi's Forty Hadiths
An-Nawawi's Forty Hadiths: By Al-Imam Al-Nawawi with the addition of Ibn Rajab al-Hanbali. Arabic, Turkish and English.



[ 10 ] حديث: "إنَّ اللَّهَ طَيِّبٌ لَا يَقْبَلُ إلَّا طَيِّبًا".


[ 10 ]
حديث: "إنَّ اللَّهَ طَيِّبٌ لَا يَقْبَلُ إلَّا طَيِّبًا".
عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: "إنَّ اللهَ طَيِّبٌ لَا يَقْبَلُ إلَّا طَيِّبًا، وَإِنَّ اللهَ أَمَرَ الْمُؤْمِنِينَ بِمَا أَمَرَ بِهِ الْمُرْسَلِينَ فَقَالَ تَعَالَى: "يَٰٓأَيُّهَا ٱلرُّسُلُ كُلُواْ مِنَ ٱلطَّيِّبَٰتِ وَٱعۡمَلُواْ صَٰلِحًاۖ "[ سُورَةُ المُؤۡمِنُونَ: 51]، وَقَالَ تَعَالَى: "يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ كُلُواْ مِن طَيِّبَٰتِ مَا رَزَقۡنَٰكُمۡ" [سُورَةُ البَقَرَةِ: 172] ثُمَّ ذَكَرَ الرَّجُلَ يُطِيلُ السَّفَرَ أَشْعَثَ أَغْبَرَ يَمُدُّ يَدَيْهِ إلَى السَّمَاءِ: يَا رَبِّ! يَا رَبِّ! وَمَطْعَمُهُ حَرَامٌ، وَمَشْرَبُهُ حَرَامٌ، وَمَلْبَسُهُ حَرَامٌ، وَغُذِّيَ بِالْحَرَامِ، فَأَنَّى يُسْتَجَابُ لَهُ؟".
-----------
حَدِيثٌ صَحيحٌ: رَوَاهُ مُسْلِمٌ [رقم:1015]. قوله: "أَشْعَثَ" الذي يكون شعره مغبراً وغير ممشط.






Allah Tayyib'tir, Tayyib Olanı Kabûl Eder


Allah Tayyib'tir, Tayyib Olanı Kabûl Eder:
Ebû Hüreyre (Radıyallahu Anhu) 'den: Demiştir ki, Resûlullâh (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allahû Teâla pâkdır. Pâk olandan başkasını kabûl etmez. Allahu Teâla mürsel olan Peygamberlerine neyi emrettiyse mü'minlere de onu emretmiştir. (Peygamberler): "Ey peygamberler, pâk ve halâl taâmlardan yiyiniz ve sâlih amel işleyiniz" (Mü'minlere de) "Ey iman edenler, rızk olarak size verdiğimiz pâk ve halâl şeylerden yiyiniz" buyurdu. Ondan sonra Resûl-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hazretleri (sözü döndüre dolaştıra) buyurdu ki, insan (Allah yolunda uzun seferlere katlanır, saçları birbirine karışmış, yüzü gözü toza bulanmış, "Yâ Râb! Yâ Rab!" diyerek ellerini gök yüzüne açar. Halbuki, yediği haram, içdiği haram, giydiği haram. Haram ile beslenmiş. Böylesinin duâsı nereden müstecâb olacak? "
-----------
Hadis sahihtir. Müslim rivâyet etmiştir.




Being pure (at-Tayyib)


Being pure (at-Tayyib):
On the authority of Abu Hurairah (Radeyallāhu ′Anhu) , who said: the messenger of Allah (Ṣallā -llāhu ʿalayhī wa-sallam) said: "Allah the Almighty is good and accepts only that which is good. Allah has commanded the faithful to do that which he commanded the messengers, and the Almighty has said: "O ye messengers! Eat of the good things and do right". And Allah the Almighty has said: "O ye who believe! Eat of the good things wherewith We have provided you". Then he mentioned [the case of] a man who, having journeyed far, is dishevelled and dusty and who spreads out his hands to the sky [saying]: "O Lord! O Lord!" - while his food is unlawful, his drink unlawful, his clothing unlawful, and he is nourished unlawfully, so how can he be answered! "
-----------
Grade: Sahih: Related by Muslim.